Sarıhan Hukuk ve Danışmanlık 2023 yılında avukat Seda Sarı tarafından Eskişehir’de kurulmuştur. Dinamik kadrosuyla müvekkillere hızlı ve etkin bir hizmet vermektedir. Ulusal ve uluslararası alanda hukukun birçok dalında hizmet vermekte olan Sarıhan Hukuk Eskişehir Odunpazarı’nda bulmaktadır.

İtirazın İptali Davası

İtirazın iptali davası İcra ve İflas Kanunun 67.maddesinde düzenlenmiştir. Anılan hükme göre; ” Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler
dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine
iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum

İTİRAZIN İPTALİ DAVASININ KONUSU VE AMACI

İtirazın iptali davasının konusu borçlunun ileri sürmüş olduğu itirazların haksızlığının tespit edilmesi, taraflar arasında çekişme konusu olan alacağın mevcudiyetinin araştırılması ve alacağın tahsilinden ibarettir.

İTİRAZIN İPTALİNDE GÖREVLİ MAHKEME

İtirazın iptalinde davasında mahkemeler görevlidir.

İTİRAZIN İPTALİ DAVASINDA İTİRAZ SEBEPLERİ

İtirazın iptali davasında itiraz sebepleri, borçlunun icra takibine karşı yaptığı itirazın nedenlerini kapsar. Bu itiraz sebepleri, genellikle alacaklının talep ettiği borcun varlığına, miktarına veya hukuki geçerliliğine yönelik olabilir.

İtirazın iptali davasında yetki itirazı, borçlunun, davanın açıldığı mahkemenin coğrafi veya hukuki yetkiye sahip olmadığını iddia ederek yaptığı bir savunmadır. Bu itiraz, alacaklının davayı yanlış bir yerde açtığını öne sürer ve davanın usulen reddedilmesini talep eder. Yetki itirazı, dava sürecinde şekli bir itiraz olarak değerlendirilebilir.

İTİRAZIN İPTALİ DAVASINDA YETKİ İTİRAZI

Yetki itirazı, borçlunun mahkemenin yetkili olmadığı bir yerde dava açıldığını iddia ettiği bir savunma şeklidir. Hukuk sisteminde belirli davaların hangi mahkemelerde görüleceği, yetki kuralları ile düzenlenmiştir. İtirazın iptali davasında da alacaklının davayı yetkili mahkemede açması gerekir. Eğer alacaklı, bu kurallara aykırı olarak yanlış bir mahkemede dava açarsa, borçlu yetki itirazında bulunabilir.

İtirazın iptali davasında itiraz sebepleri, borçlunun icra takibine karşı yaptığı itirazın nedenlerini kapsar. Bu itiraz sebepleri, genellikle alacaklının talep ettiği borcun varlığına, miktarına veya hukuki geçerliliğine yönelik olabilir. İtirazın iptali davasında, borçlu tarafından icra takibine yapılan itiraz sebepleri şu şekilde olabilir:

1. Borç İlişkisinin Varlığı veya Yokluğu
  • Borcu Ödemiş Olma: Borçlu, borcunu takipten önce ya da takip esnasında tamamen veya kısmen ödediğini iddia edebilir. Bu durumda, borçlu ödeme belgelerini sunarak itiraz eder.
  • Borçlu Olmama: Borçlu, takibe konu olan borcun kendisine ait olmadığını, bu borcun hatalı bir kişiye yöneltildiğini savunabilir.

2. Alacağın Geçersizliği veya Sona Ermesi
  • Alacağın Zamanaşımına Uğraması: Borçlu, alacağın zamanaşımına uğradığını ileri sürebilir. Türk hukukunda belirli alacak türleri için öngörülen zamanaşımı süreleri vardır. Eğer zamanaşımı süresi dolmuşsa, borçlu bu durumu itiraz sebebi olarak gösterebilir.
  • İbra (Aklanma): Borçlu, alacaklı tarafından borcun kendisinin affedildiğini veya alacaklının borcu ibra ettiğini savunarak itiraz edebilir.
3. Belirlenen Miktarın Yanlışlığı
  • Borç Miktarına İtiraz: Borçlu, talep edilen miktarın yanlış veya fazla olduğunu iddia edebilir. Bu itiraz, özellikle faiz, masraflar ve diğer ek taleplerin aşırı olduğu durumlarda gündeme gelebilir.
4. Sözleşmeye Dayalı Sebepler
  • Sözleşmenin Geçersizliği: Eğer icra takibi bir sözleşmeye dayalı borçtan kaynaklanıyorsa, borçlu, sözleşmenin geçersiz olduğunu iddia edebilir. Örneğin, irade bozukluğu, hile, tehdit gibi durumlarda sözleşmenin geçersiz olduğu savunulabilir.
  • Şartlı Borçlar (Koşula Bağlı Sözleşme): Borçlu, borcun belirli bir şartın gerçekleşmesine bağlı olduğunu ve bu şartın gerçekleşmediğini iddia edebilir.
5. Faiz ve Masraflara İtiraz
  • Faiz Oranına İtiraz: Borçlu, alacaklının talep ettiği faiz oranının sözleşmeye veya kanuna aykırı olduğunu öne sürebilir.
  • Masrafların Aşırı Olması: İcra takibi sırasında alacaklının talep ettiği takip masraflarının gerçek olmadığını veya aşırı olduğunu iddia edebilir.
6. Sahte veya Hatalı Belgeler
  • Belgelerdeki Hatalar: Alacaklının sunduğu belgelerde hata olduğunu, yanlış bilgi içerdiğini veya sahte olduğunu savunarak itiraz edebilir.
7. Karşılıklı Alacak (Takas Talebi)
  • Takas Hakkı: Borçlu, alacaklıya karşı kendisinin de bir alacağı olduğunu ve bu alacağı takas hakkını kullanarak borcundan düşmek istediğini iddia edebilir.

Bu itiraz sebepleri, borçlunun icra takibine karşı kendini savunabilmesi için kullanabileceği gerekçelerdir. Ancak mahkeme, itiraz sebeplerinin geçerli olup olmadığını delillerle değerlendirir.

İtirazın iptali davasında yetki itirazı, borçlunun, davanın açıldığı mahkemenin coğrafi veya hukuki yetkiye sahip olmadığını iddia ederek yaptığı bir savunmadır. Bu itiraz, alacaklının davayı yanlış bir yerde açtığını öne sürer ve davanın usulen reddedilmesini talep eder. Yetki itirazı, dava sürecinde şekli bir itiraz olarak değerlendirilebilir.

Yetki İtirazı Nedir?

Yetki itirazı, borçlunun mahkemenin yetkili olmadığı bir yerde dava açıldığını iddia ettiği bir savunma şeklidir. Hukuk sisteminde belirli davaların hangi mahkemelerde görüleceği, yetki kuralları ile düzenlenmiştir. İtirazın iptali davasında da alacaklının davayı yetkili mahkemede açması gerekir. Eğer alacaklı, bu kurallara aykırı olarak yanlış bir mahkemede dava açarsa, borçlu yetki itirazında bulunabilir.

İtirazın İptali Davasında Yetkili Mahkeme

İtirazın iptali davasında genel olarak yetkili mahkeme, Türk Hukukunda şu şekildedir:

  1. Borçlunun İkametgahının Bulunduğu Yer Mahkemesi: İcra ve İflas Kanunu’na göre itirazın iptali davası, borçlunun ikamet ettiği yer mahkemesinde açılmalıdır. Yani borçlunun yerleşim yeri, bu davada yetkili mahkeme olarak kabul edilir. Örneğin Eskişehirde ikamet ediyorsanız Eskişehir Mahkemeleri yetkili olacaktır.
  2. Sözleşmeden Doğan Borçlarda Sözleşmede Kararlaştırılan Yer: Eğer takip bir sözleşmeye dayanıyorsa ve sözleşmede yetki kaydı bulunuyorsa, bu kayda göre yetkili mahkeme belirlenir. Taraflar, sözleşme ile yetkili mahkemeyi serbestçe kararlaştırabilir.
  3. Özel Yetki Kuralları: Bazı durumlarda, alacaklının veya borçlunun faaliyet alanına göre özel yetki kuralları geçerli olabilir. Örneğin, ticari davalarda ticaret mahkemesi veya taşınmazla ilgili davalarda taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi yetkili olabilir.
Yetki İtirazının Süresi

Borçlu, yetki itirazını mahkemeye sunduğu cevap dilekçesinde öne sürmelidir. Bu itiraz, ilk itirazlar arasında yer alır ve davanın başında yapılması gerekir. Eğer borçlu, yetki itirazını dava sürecinde ilk aşamalarda yapmazsa, bu hakkını kaybeder ve davaya devam etmek zorunda kalır.

Yetki İtirazının Sonuçları

Eğer borçlu, yetki itirazında bulunur ve mahkeme bu itirazı haklı bulursa, dava yetkisizlik kararıyla reddedilir. Ancak bu karar davanın esasına dair bir ret kararı olmayıp, sadece usuli bir red kararıdır. Alacaklı, davayı yetkili mahkemede yeniden açmak zorundadır.

Yetki itirazı, borçlunun dava sürecinde davanın hangi mahkemede görülmesi gerektiğiyle ilgili yaptığı usuli bir savunmadır ve davanın sürecini doğrudan etkileyebilir.

İtirazın iptali davası, bir borçlu tarafından icra takibine itiraz edilmesi üzerine alacaklının bu itirazın haksız olduğunu ileri sürerek başlattığı bir davadır. İtirazın iptali davası, İcra ve İflas Kanunu’nun 67. maddesi uyarınca açılır ve alacaklının, borçlunun yaptığı itirazı ortadan kaldırarak icra takibine devam edilmesini sağlamayı amaçlar.

İtirazın iptali davasının açılabilmesi için bazı şartların yerine getirilmesi gerekmektedir:

1. Geçerli Bir İcra Takibi Olması

İtirazın iptali davası, ancak daha önce bir genel haciz yoluyla icra takibi başlatılmışsa açılabilir. Alacaklı, borçluya ödeme emri göndermiş olmalıdır.

2. Borçlunun Takibe İtiraz Etmiş Olması

İtirazın iptali davası, borçlunun icra takibine karşı yasal süre içinde (ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün) itiraz etmesi durumunda açılabilir. Borçlunun icra takibine itiraz etmemesi veya itirazın süresinde yapılmaması halinde alacaklı doğrudan haciz işlemlerine devam edebilir. İtiraz varsa, takip durur ve itirazın iptali davası açılması gerekir.

3. İtirazın Haksız Olduğunun İleri Sürülmesi

Alacaklı, borçlunun yaptığı itirazın haksız olduğunu ve kendisinin haklı bir alacağı olduğunu ispat etmek zorundadır. İtirazın iptali davası, borçlunun itirazının haksız olduğu iddiasına dayanır. Alacaklı, borçlunun ödeme yapmamak için haklı bir sebebi olmadığını kanıtlamalıdır.

4. Süresi İçinde Dava Açılması

İtirazın iptali davası, borçlunun icra takibine itiraz etmesinden itibaren 1 yıl içinde açılmalıdır. Bu süre hak düşürücü bir süredir, yani 1 yıl içinde dava açılmaması durumunda alacaklı bu hakkını kaybeder.

5. Alacaklı Tarafından Dava Açılması

İtirazın iptali davası, icra takibini başlatan alacaklı tarafından açılır. Borçlunun itirazını iptal ettirmek isteyen alacaklı, borcun varlığını ispat eden belgeleri ve delilleri mahkemeye sunmalıdır.

6. Genel Mahkemede Dava Açılması

İtirazın iptali davası, genel mahkemelerde (asliye hukuk mahkemelerinde) görülür. Alacaklının, borçlunun yerleşim yerindeki mahkemeye başvurması gerekmektedir.

7. Alacağın İspat Yükümlülüğü

İtirazın iptali davasında alacaklı, alacağının dayanağı olan borcu ispat etmekle yükümlüdür. Mahkeme, sunulan deliller doğrultusunda borcun var olup olmadığını değerlendirir.

8. İcra İnkar Tazminatı

Eğer mahkeme borçlunun itirazını haksız bulursa, borçlu aleyhine %20 oranında icra inkar tazminatına da hükmedebilir. Ancak alacaklı haksız çıkarsa, borçlu alacaklıdan yine aynı oranda tazminat talep edebilir.

Bu şartlar yerine getirildiğinde alacaklı, itirazın iptali davası ile borçlunun itirazını kaldırarak alacağını tahsil etme yolunda ilerleyebilir.

Saygılarımızla,
Eskişehir Avukat Seda Sarı

Comments are closed